Travmatik Yaşam Olayından Travma Sonrası Gelişime

 

Önceleri DSM-IV’e (Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı - IV) göre kaygı bozukları içinde yer alan Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) DSM-5’te (Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı - 5) artık Travma ve Stresörle İlişkili Bozukluklar olarak ayrı bir kategoride yer almaktadır. Bu değişikliğin nedeni diğer kaygı bozukluklarından farklı olarak TSSB’ye neden olan belirli bir travmatik yaşam olayının varlığıdır.  

Travmatik yaşam olayları beklenmediktir ve kontrol edilebilirliği düşüktür. Ölüm ya da yaralanma tehdidi ile karşılaşmak ya da başka birinin benzer durumuna tanık olmak, tanıdığı bir kişinin başına bu gibi bir olayın geldiğini öğrenmek travmatik yaşam olayı olarak adlandırılır. Bu kapsamda aile içi şiddet, beklenmedik ölüm, savaş, terör, işkence, tecavüz, hastalık, doğal afetler bu yaşantılar arasındadır. Her olumsuz yaşantı (ayrılma veya boşanma gibi) travmatik yaşam olayı olmak zorunda değildir ve travmatik yaşam olayları fiziksel ve psikolojik tehdit içermektedir. Travmatik yaşam olaylarında çaresizlik, dehşet ve korku duyguları hakimdir. Güvenlik duygusunun, kimliğin ve geleceğin, yakınlarının, arkadaşlarının, umudunun, eşyalarının, yaşam üzerindeki kontrolünün kaybı vardır. Kişinin başa çıkma becerilerini alt üst eden bir durumdur. Bu yaşantıları deneyimleyen bireylerde güvensizlik, endişe ve öfke duyguları yoğun bir şekilde yaşanır. Travmatik yaşam olayı deneyimleyen çoğu bireyde akut stres belirtileri gözlemlenir. Bu belirtiler;

-Aşırı uyarılmışlık belirtileri (uykuya dalma veya uykuyu sürdürmede güçlük, kolayca irkilme, yerinde duramama, huzursuzluk, diken üzerinde olma, dikkati toplamada güçlük)

-Yeniden yaşama belirtileri (rüya ve kabus görme, istemediği halde olayı hatırlama, olayı tekrar yaşıyormuş gibi hissetme)

-Kaçınma belirtileri (düşünce, duygu ve konuşmalardan kaçınma, etkinlik ve kişilerden kaçınma, ilgi kaybı)

-Dissosiyatif belirtiler (uyuşukluk, dalgınlık, donukluk, tepkisizlik, çevresinde olup bitenlerin farkına varamama, travma öncesi, esnası veya sonrasına ait olayları hatırlayamama, kendini ve çevresini olduğundan farklı algılama) olarak gruplandırılır.  

Bu belirtiler olağanüstü duruma gösterilen olağan tepkilerdir. Olay sonrası bir aylık süreçte bu belirtiler TSSB geliştirme açısından koruyucudur. Bir aydan sonra akut stres belirtilerinde azalma olması beklenir. Azalma olmuyorsa kişinin TSSB geliştirme açısından risk grubunda olduğu söylenebilir. Böyle bir durumda profesyonel yardıma başvurmak gerekebilir. Depresyon, kaygı bozukluğu, madde kullanımında artış, kendine zarar verme, ilişkilerde bozulma TSSB’ye eşlik eden durumlar arasındadır.  Travmatik yaşam olaylarından sonra gözlemlenen tüm etkiler olumsuz olmak zorunda değildir.

Travmatik yaşam olaylarının olumlu değişimlere yönelik etkisi travma sonra gelişim olarak adlandırılır. Travma sonrası gelişimin görülebilmesi için bu olayın yönetilebilir bir düzeyde olması gerekir. Travmatik yaşam olayı ne kadar şiddetliyse ve kişi bundan ne kadar etkilenirse kişiler anlam arayışlarını derinleştirebilmekte ve olumsuz olaydan daha çok gelişerek çıkabilmektedir. Olayın deneyimlenmesine, sosyal desteğin varlığına ve kişilik özelliklerine bağlı olarak bu gelişim herkeste olmayabilir.

Travma sonrası gelişim 5 farklı alanda görülebilmektedir: Yeni olanakların algılanması (hayatıma yeni bir yön verdim), kişilerarası ilişkilerin güçlenmesi (zor zamanlarda başkalarına güvenebileceğimi anladım), bireysel güçlülük (düşündüğümden daha güçlü olduğumu anladım), manevi değişim (manevi konuları daha iyi anladım) ve yaşamın kıymetini anlama (yaşadığım her günün değerini anladım). Travmatik yaşam olayından sonra bu alanlarda gelişim olabilmesi için zamana ihtiyaç vardır. Travma sonrası gelişim travmatik yaşam olayından sonra 4 ile 6 hafta sonrası görülebileceği gibi 1 yıl sonra da görülebilir. Sonuç olarak travmatik yaşam olayından sonra bireyler hem travma sonrası stres belirtilerini hem de gelişimi yaşayabilmektedirler.    

 

Kaynaklar

İkizer, G. ve Gül, E. (2017). Afetlerin yetişkinler üzerindeki psikososyal etkileri. Türkiye Klinikleri Psychology-Special Topics, 2(3), 172-179.

Kring, A.M., Johnson, S.L., Davison, G.C. ve Neale, J.M. (2015). Anormal psikolojisi (M. Şahin, Çev. Ed.). Ankara: Nobel. (Orijinal çalışma basım tarihi 1971)

travmatik-yasam-olayindan-travma-sonrasi-gelisime---eskisehir-gordion-psikolojik-danismanlik-merkezi