Sadece harflerden bildiğimiz bu kişiler çoğu zaman aramızda ve bizimle birlikte yaşıyorlar. Kapalı oldukları dolaplarda binbir çeşit psikolojik sürecin içindeler. Toplumdan önce ilk karşılaştıkları zorluk kendi benliklerinden başkası değil. Kendi duvarları içinde bedenlerinin üstünde bilişsel erginliklerini tamamlarken çoğu zaman yalnızlar. Henüz kabullenme sürecini tamamlamadan ikinci darbe toplumdan hatta çoğu zaman en yakınları aile ve arkadaşlarından gelirken onları koruyan yegane şey kendi kendilerine oluşturdukları savunma mekanizmaları oluyor. Peki onlar bu savunma mekanizmaları ile çevrili iken onlara nasıl ve ne şekilde yardımcı olmalıyız?
LGBTİ+’lar zorlukla eriştikleri ruh sağlığı hizmetlerinde ne gibi muamelelere maruz kalıyor?
Çok azı böyle bir şansa sahip iken devlet ve özel kurumlarda aldıkları danışmanlıklar bu konuda ne kadar yetkin?
Bireylere yönlendirdikleri sorular ve yaklaşımlar onların duvarlarını indirme de etkin iken bu sorular ve yaklaşımlar heteronormativenin etkisinden ne kadar kurtulabilmiş bir halde?
LGBTİ+’ların aralarındaki romantik ilişkiler heteroseksüel bir ilişkilerden ne kadar farklı yoksa tamamıyla aynı temele mi sahip?
LGBTİ+’ların aralarında bile ötekileşen HIV Pozitif bireyler doğru ruh sağlığı hizmetini alabiliyor mu?
Homofobi ve Transfobi sadece basit bir nefretten fazla iken bu LGBTİ+’larla nasıl diyalog kurmalıyız?
Kurarken içimizdeki cinsiyet kimliği ve cinsel yönelimlere yönelik olan fobileri nasıl sileceğiz?
Bunları LGBTİ+’larla birebir tartışıp, konuşmaya ne dersiniz?
Anadolu LGBTİ+ bu soruların cevabını vermek üzere 27-28 Mayıs 2017 tarihlerinde saat 18:00’da başlayacak ücretsiz bir çalışma grubu düzenliyor. Ruh sağlığı alanında çalışan uzmanlara yönelik bu çalışma grubuna hepiniz davetlisiniz!
